17 Eki 2007

Acaba kim kimi s’aapacak!

Acaba kim kimi ş’aapacak!..

15.10.2007

BEHİÇ KILIÇ
behic.kilic@tercuman.com.tr

GAZETENİN Genel Yayın Müdürü Ertuğrul Bey, Yazar Emin Çölaşan’ı almış karşısına, şöyle demiş;

“Patronu öv. Duygusal adamdır. Hoşuna gider. Patron bana da sık sık küser ama ben aldırış etmem. Bazen kovmaya kalkıştı. Ama ben hep esnek davrandım, gönlünü almayı bildim ve işi bitirdim...”

Yayın Müdürü Ertuğrul Bey, Yazar Emin Çölaşan’a, asıl şunu söylemiş...
“Ne olur hükümetle iktidarla ilgili bir şey yazma...”

Efendim, anlaşılıyor ki Yazar Emin Çölaşan, köşesinde “Hükümetle ilgili bir şeyler” yazdığı için...

Patron Aydın Bey, Yazar Emin Çölaşan’a küsme noktasına gelmiş!.. Gazetenin yayanı müdürü de yazara yalvarıyor “Hükümetle ilgili” yazı yazmamasını istiyor... Ve ardından da bombayı patlatıyor, Emin Çölaşan, öyle yazmayı sürdürürse neler olacağını açıklıyor ki, tam felaket!.. Bakın, Çölaşan yazmayı sürdürürse Hükümet ne yapacakmış!?. Ertuğrul Bey diyor ki;

“Bu POAŞ olayında anamızı ( ?)”
Allah esirgesin yani!..

Ortada bir POAŞ olayı varmış ki; İşte bu yüzden, Çölaşan yazarsa cem-i cümlesinin validesi hükümetin hedef tahtasında ziyanı zebil olabilecekmiş yani!.. Durum bu kadar vahimmiş!..

Vahametin boyutunu iyice kavramak için, Müdür Ertuğrul Bey’in, Çölaşan’a söylediği şu sözü de tekrar tekrar okuyup ezberlemekte fayda var!.. Müdür Ertuğrul Bey, patronunun içinde bulunduğu vaziyetin imkan ve şeraitini bu şekilde terennüm ederken, vazifeye atılmak için fırsat kolladığını da Çölaşan naklediyor ve şöyle diyor; “Ama Aydın Bey de kinleniyor. Zamanı gelince bunların (...)”

Aziz halkımız...

Çölaşan’ın kitabından öğrendiğimize göre, Hükümet ve Hürriyet arasında böyle bir durum söz konusudur!.. Bakalım kim kimi, nokta nokta, nokta, noktalıyacak!..
Bu durumu, duyduklarından sonra Emin Çölaşan da merak etmiş ki, işin sonunun nereye varacağını Ertuğrul Bey’e sormuş... O da vaziyeti şöyle izah etmiş kitaptan okuyalım...

-Peki ne zaman bitecek bu sıkıntılı dönem?
-Tayyip cumhurbaşkanı olunca bitecek. Abdullah başbakan olacak. O daha ılılmlı bir adam. Söylediğimizi anlar. O zamana kadar biraz ılımlı gidelim. Köprüyü geçene kadar... Abdullah üzerimize bu kadar gelmez. Şimdi Tayyip bizi batırmaya çalışıyor.
-Peki cumhurbaşkanlığı konusuda Doğan Grubu olarak nasıl bir tavır alacaksınız?
- Sessiz kalacağız, destek vermeyeceğiz ama karşı da çıkmayacağız. Bunlar bizi batıracak.

Görüleceği gibi “Ey Halkım” vaziyetler gayet neşelidir... Bu “Neşeli” durumları Emin Çölaşan kitabında şöyle anlatıyor...

“Doğan Medya Grubu’nda muhalefet yapan bir tek gazete vardı: Gözcü. Gün geldi, zarar ediyor gerekçesiyle onu da kapattılar. Patron, Vatan Gazetesi’ni de satın aldı. Sahip olduğu gazeteler, 2007 sonunda şöyle: Hürriyet, Milliyet, Posta, Radikal, Fanatik, Referans, Vatan. Yazılı basının yaklaşık yarısı. Tekelleşme denilen olayın ta kendisi. Sahip olduğu televizyon kanalları, (eksiğim olabilir) Kanal D, CNN Türk, Star TV. Öbür yanda POAŞ, İstanbul Hilton... Hilton arazisine gökdelenler dikmek için beklenen izinler... Enerji ihaleleri, özelleştirme işleri, yurt dışında satın alınan şirketler. Grup çok büyümüş, büyüdükçe AKP hükümetine olan ihtiyacı artmıştı. Muhalefet yapmak mümkün değildi.”

Kitabın her satırı, aslında hepimizin hayatıdır ve anaizi önemli bir tartışma konusudur da, biz dağıtmadan birkaç satır alıntı daha yapalım...

“Ertuğrul yine aramaya başladı: Aydın Bey’in sana çok selamları ve ayrıca senden çok önemli bir ricası var. Dedi ki; ‘Emin benim eski arkadaşımdır, bunların kesin olarak iletilmesini istiyorum.’ Şimdi sana onları aynen aktaracağım ve karar vermeni isteyeceğim.

‘Başbakan, Maliye Bakanı ve hükümet hakkında yazı yazma. Bizim bunlarla işimiz var.’
İstersen uzun süreli izne çık ve bir süre yazma. İstersen gazeteden tümüyle ayrıl. Bu takdirde Aydın Bey, sana yüklü bir para verecek. Hükümet’i eleştirmeni istemiyor. Haftada bir eleştir kardeşim. Araya başka şeyler koy. Kuş gribini yaz mesela. Belediyelerdeki ufak tefek yolsuzlukları yaz. İş kopma noktasına geliyor haberin olsun.”

Çölaşan’ın kitabını, bilhassa Hürriyet aboneleri yanlarından ayırmamalıdır... Gazetelerini okudukça, kitaba da göz atacaklar rehber niyetine... Faydalıdır!.. (Tercüman)